14-28 Mayıs seçimleri sonrasında ekonomide çok güçlü bir ekip kurduk, ülkemizin mevcut sorunlarını çözecek kapsamlı bir programı kararlılıkla hayata geçirdik.
Evet, dünyada ciddi bir belirsizlik ortamı var ama Türkiye’nin de yolunu aydınlatan güçlü bir ekonomi programı var.
Küresel ekonomi zorlu bir sınavdan geçmektedir.
Son bir haftada uluslararası ticaret savaşları yeni bir boyuta evirildi.
Türkiye olarak ticaret, üretim ve ihracat tarafında menfi bir durum beklemiyoruz.
Düşük tarife uygulanan ülkeler arasında olmamız hasebiyle bu muhataralı dönemi birçok ülkeye kıyasla daha kolay atlatacağımıza inanıyoruz.
İş dünyamız müsterih olsun.
Vatandaşlarımız gönlünü ferah tutsun.
Özellikle orta ve uzun vadede Türkiye’nin benzer ülkelere göre daha az etkilenmesini, daha güçlü büyüme sergilemesini öngörüyoruz.
Her bakımdan umut veren, güven veren bir hikâyeye sahibiz.
Uygulamakta olduğumuz Makroekonomik İstikrar ve Reform Programı’yla da bu hikâyeyi büyük bir avantaja dönüştürmüş durumdayız.